AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “2023, bizim için hem 20 yıllık eser ve hizmet siyasetimizin sembolüdür hem de yeni vizyonumuz Türkiye Yüzyılı’nın başlangıcıdır” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin son 10 yıldır maruz kaldığı ağır saldırılar ve küresel krizlerin, bazı alanlarda gecikmeye yol açsa da kazanımlarının büyüklüğüne halel getirecek hususlar olmadığına işaret ederek, “2023, bizim için hem 20 yıllık eser ve hizmet siyasetimizin sembolüdür hem de yeni vizyonumuz Türkiye Yüzyılı’nın başlangıcıdır. Önümüzdeki aylarda yaşanacak seçimi önemli ve tarihî kılan da işte budur. Bizim hayatımızda hiçbir seçim kolay olmadı. Her seçime büyük mücadeleyle, azimle, gayretle hazırlandık, girdik. Allah’a şükür her seçimde de sandıktan zaferle çıkmayı başardık” değerlendirmesinde bulundu.
“Bu seçimi diğerlerinden farklı kılan nedir?” diye soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Mesela 2002 seçimlerine, kuruluşunun üzerinden henüz 15 ay geçmiş bir parti olarak siyasete yeni bir ses, yeni bir soluk getirerek adım atmıştık. 2007 seçimlerine, vesayetin, akıl ve ahlak dışı oyunlarıyla uğraşarak girmiştik. 2011 seçimlerini, milletimize 2023 hedeflerimizin sözünü vermenin coşkusuyla tamamlamıştık. 2015 seçimleri sürecini, FETÖ, PKK, DEAŞ terör örgütlerinin ağır saldırıları altında yaşamıştık. 2018 seçimlerini yeni yönetim sisteminin beraberinde getirdiği tereddütleri göğüsleyerek geçirmiştik. 2023 seçimlerine ise bir yandan son dönemde dünyada yaşanan krizlerin ülkemize etkileriyle mücadele ederek girdik diğer yandan karşımızda oluşturulan ucube ittifakın hezeyanlarıyla uğraşarak, beri yandan milletimize verdiğimiz sözleri yetiştirebilmenin tatlı telaşını yaşayarak, hepsinin ötesinde 20 yılda kurduğumuz demokrasi ve kalkınma altyapısının üzerinde Türkiye Yüzyılı vizyonunu inşa etmenin heyecanıyla hazırlanıyoruz. Türkiye bugün hem dünyadaki gelişmelerin etkisiyle hem kendi serencamının tabii bir neticesi olarak öyle bir yol ayrımında ki böyle fırsatlar milletlerin önüne asırda bir gelir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ardı ardında nükseden küresel krizlerin, dünyanın siyasi ve ekonomik ağırlık merkezlerinde köklü değişikliklerin başlamasına yol açtığını belirterek, geçmişte kendi krizleri içinde boğulan bir Türkiye olduğunu; bu defa Türkiye’nin, sahip olduğu güçlü eser ve hizmet altyapısı sayesinde küresel sarsıntıları kendi atılımlarının dayanağı hâline dönüştürebildiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin en büyük sorunu olan enflasyonun düşüşe geçtiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti: “2022’yi yüzde 64 ile kapattığımız enflasyonun inşallah önümüzdeki aylarda yüzde 50’lere, yüzde 40’lara, yüzde 30’lara doğru hızla düştüğünü hep birlikte göreceğiz. Çünkü enflasyona sebep olan tuzakları bozduk, oyunları boşa çıkardık, hesapları altüst ettik, tedbirlerimizi aldık, mekanizmalarımızı kurduk. Artık hem dışarda hem içerde herkes Türkiye’nin faiz-kur-enflasyon şer üçgeniyle teslim alınamayacağını gördü. Yaşanan sıkıntılı sürecin çalışanlarımızdan esnaf ve sanatkârlarımıza kadar milletimizin farklı kesimlerine ödettiği bedellerin telafisini de süratle yaptık, yapıyoruz. Bu amaçla asgari ücrette, memur ve emekli maaşlarında yüksek oranlı artışlara gittik, ek gösterge düzenlemesini tamamladık, sözleşmelilere kadro verdik, emeklilik için yaşı bekleyenlerin taleplerini karşıladık, sosyal yardım yelpazesini genişlettik, vatandaşlarımızı uygun şartlarda ev sahibi yapmaya yönelik konut kampanyaları düzenledik, sanayicimizi, ihracatçımızı, esnaf ve sanatkârımızı, çiftçimizi, velhasıl üreten herkesi destekledik. İstihdamı 31,6 milyonla tarihimizin en yüksek seviyesine çıkardık.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan“Rahmetli Menderes 14 Mayıs 1950’de ‘Yeter söz milletindir’ diyerek milletin gönlüne girmiş ve sandıktan ezici bir zaferle çıkmıştı. Aynı şekilde rahmetli Özal, darbenin gölgesinde girdiği seçimde ‘Türkiye’ye çağ atlatma’ vaadiyle önemli bir başarı kazanmıştı. Biz de ‘Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak’ diyerek özgürlük ve refah özlemi içindeki milletimizin büyük desteği ile hükûmete gelmiştik. Şimdi de ‘Yeter söz de karar da gelecek de milletindir.’ diyerek 2023’te milletimizin desteğine talibiz. Sözü de kararı da geleceğini tayin hakkını da milletimize bırakmak istemeyen vesayet heveslilerine rağmen Türkiye Yüzyılı’nı başlatacağız. Milletimiz 73 yıl sonra bir kez daha aynı gün, altılı masa diyerek karşımıza çıkan bu darbe şakşakçılarına, bu kifayetsiz muhterislere, bu müstemleke heveslilerine ‘yeter’ diyecektir. Muhalefetin vaadi; milletin karşısına bir aday çıkarmak ancak onu görünürde altı, gerisindekileri de hesaba katarsanız en az 10 kişiyle yönetmektir. Bir nevi ipi 10 ayrı kişinin elinde kukla bir cumhurbaşkanı üzerinden ülkeyi idare etmek istiyorlar. Yani devletin başı Türk Silahlı Kuvvetleri’nin başkomutanı olan cumhurbaşkanı fiilen altılı masanın emir eri gibi davranacak. Tabii bunlar ‘gel’ deyince gelecek, ‘git’ deyince gidecek adaylara, başkanlara alışmışlar. Cumhurbaşkanını da öyle tasavvur ediyorlar.”
Altılı masanın, seçmenlerden vizyonu, programı, projesi, çapı belli olmayan bir meçhul adaya kim olduğuna bakmadan “tıpış tıpış sandığa gidip oy vermelerini” istediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hadi CHP’nin kodlarında bu faşizm, bu kibir, bu oynaklık var, ötekilere ne oluyor?” diye sordu.
Durmuş saatin bile günde iki defa doğruyu gösterdiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunlar da her hafta bir yenisini sergiledikleri krizleriyle kavgalarıyla çekişmeleriyle ayak oyunlarıyla milletimize bir çeşit siyasi dejavu yaşatıyor, eskiden bu işlerin nasıl yürüdüğünü hatırlatıyorlar. Eski Türkiye’yi bilmeyen gençlerimize de AK Parti’den önce siyasetin nasıl yapıldığını uygulamalı olarak bizzat gösteriyorlar” diye konuştu.